İmrenme: Onun
var, benim de olsun!
Bu istek, kişinin kendi hakkında da varlığı temenni etmesinden kaynaklanır; imrenme
duygusunun belirtisidir ve çok masumânedir, çünkü yokluğa değil varlığa
çağrıdır. Başkasında ve başkası için varolanın, kendisi için de varolmasını
talep etmek hem meşru hem makbuldür; heves etmekse meşrûdur ve fakat makbul
değildir. Temenni sahibinin en önce kendisi için liyakat temenni etmesi gerekir, yoksa imrenme kişinin kendisine
zarar verir, her ne kadar başkasına zarar vermese de.
Varlık varolan içindir, salt insan için. İnsanlara gelince, her
biri varlıktan değişik derecelerde pay alırlar. Bu nedenle her insan özü gereği
her hakkı talep etme hakkına sahiptir, ancak kişiliği gereği değil.
Demek ki önce liyakat kesbetmeli, sonra liyakatın karşılığı
istenmeli.
Eşitliğin kendiliğe, adaletin kişiliğe nispetle tahakkuk ettiğinden
gafil olanların miktarı kuklaların miktarıncadır.
mantıksal özeti: var-var
(+ +)
* * *
Kıskançlık: Benim
var, onun niye olsun?
Bu cümlede dile gelen temenni doğrudan kıskançlık halinin
ifadesi, çünkü temenni sahibi kendisi için ‘var’ olanın başkası için de ‘var’
olmasını istemiyor. Bir şeyi kendine hak görürken, onu başkasından esirgiyor.
Kendisi için varlık, başkası için yokluk diliyor. Ben istiyorum ama o
istemesin, diyen, istemenin kendisi için varlığını tasdik ederken, aynı isteği
başkasından yadsımakla varlığı ondan esirgemiş olur.
Yağmurlu bir havada arabasıyla evine giden birinin yolda
ıslanan insanları gördüğünde hissettiği tatmin duygusu, kıskançlık
denilen halin sonucudur, çünkü adalet ve merhamet duygusundan yoksunluktur.
Yaşamlarını zor kazananların, aynı zorluğu çekmeyen en yakınlarına
karşı bile bu tür duygular hissetmeleri ruhlarının iyice büzüşmesinden, hatta keçeleşmesinden
kaynaklanır.
mantıksal özeti: var-yok
(+ -)
* * *
Özgecilik: Benim
var, onun da olsun!
Bu temenni cümlesi genellikle kıskanma ve esirgeme
duygularına yenik düşmemiş ruhların tokluğuna delâlet eder. Cömertlik
diyemiyoruz, çünkü cömertlik kendi malından mülkünden verenlere özgü bir
hâldir. Örneğin aşevi önünde kuyruktayken kendi elindeki dolu tencerenin
başkalarının elinde de olduğunu görünce nasıl bazı yoksulların gönlünü sevinç kaplarsa,
varlığı paylaşmanın zevkine varmış olanların gönlü de kendilerinde ve kendileri
için var olanın başkalarında ve başkaları için de var olmasından sevinç duyar.
Burası kesin.
Ne ki bu hal her zaman lütuf ve ikram duygusunun
yüceliğinden kaynaklanmaz; varsılların önemli bir kısmında görülen böylesi dışsal
tokluklar, acıma duygusunun veya gelecek endişesinin biçim değiştirmiş hâlidir.
mantıksal özeti: var-var (+ +)
* * *
Geniş yüreklilik: Benim yok, bari onun olsun!
Bu cümlede dile gelen temenni, kendisinde var olana
istinaden başkaları için de varlık talebinde bulunmak değil, aksine
kendisindeki yokluğa karşın, hatta yokluğun rağmına başkaları için varlık
talebinde bulunmaktır. Tabiatıyla hasedin tam da zıddıdır. “Onun var ya, varsın
benim olmasın!” demenin bir şeklidir. Rıza makamının meyvelerindendir,
yemesini bilene aşk olsun!
mantıksal özeti: yok-var
(- +)
* * *
Çekemezlik: Benim yok , onun da olmasın!
Bu cümlede dile gelen temenni biraz farklı, çünkü temenni
sahibi kendisi için ‘yok’ olanın başkası için de ‘yok’ olmasını istiyor. İşte ressentiment (haset) dedikleri budur. Hasetçi kendisinin mahrum olduğu şeye
bir başkasının sahip olmasını asla istemez, isteyemez, çünkü kendisi için yok
olanın, başkası için var olmasına kesinlikle tahammül edemez.
Durum şimdi tersine dönmüştür, yağmurlu havada arabasıyla
evine giden birini görünce, yolda ıslanan kişinin, arabalı zâtın da kendisi
gibi ıslanmasını arzu etmesi haset duygusunun eseridir, çünkü yoklukta
eşitlik arzusu, başkalarının sahip olduğu varlığın/varsıllığın nedenlerine
yönelik eleştiriyle ilgili olmayıp aksine varlığın başkası için oluşuyla
ilgilidir.
mantıksal özeti: yok-yok
(- -)
* * *
Bencillik: Onun yok, yine de benim olsun!
Bu gerçekte hayırlı bir temenninin ifadesi değildir, azimli
ve gayretli olmanın eseriyse hiç değildir. Dünya ehli arasında sıkça rastlanan
hırs, ihtiras ve tamahın maskesidir. Cimriliğin yeğenidir. Siyasetçilerin ve
tüccarların gıdasıdır. Güya ulaşılamaza ulaşmak sanılan yapaylığı zehridir. Ergenlerde
rastlanılan bir tür uykudayken uyanıklık alâmetidir. Ne ki daima düşlenilen başka,
ulaşılan çok daha başkadır.
mantıksal özeti: var-yok
(+ -)
* * *
Olmuşluk: Onun yok, varsın benim de olmasın!
Bu sonuncu temenni açıklamasız kalmalı ama hiç değilse açıkta
kalmamalı.
Varlık çeşmesinden payına düşenle yetinenler her ne kadar halk
arasında yok görünüyor olsalar bile, hatıralarının, varlığın nârına da
nûruna da rıza verenlerin gönüllerinde daima var oldukları unutulmamalı.
Bu makam, varlık ile yokluk arasındaki ayrımın silindiği
hiçlik makamıdır.
Ne diyelim, talep edenlere selam olsun!
mantıksal özeti: yok-yok
(- -)
* * *
Yaşam dediğin ne ki ey talip?
görünüşte
bir varmış bir yokmuş
hem varmış hem yokmuş
ammâ hakikatte
ne varmış, ne yokmuş.
*OT Dergi

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder